Av. Arb. Utku ARSLAN
·
0 545 685 59 39
·
av.utkuarslan@gmail.com
Bize Ulaşın

Aracın Piyasa Değerinden Düşük Satın Alınması, Davacının Ayıbı Bildiğine Karine Teşkil Etmemesi

ÖZET: Aracın piyasa değerinden düşük satın alınması, alan kişi tarafından araçtaki ayıbın bilindiğine karine teşkil etmez.

T.C YARGITAY
13.Hukuk Dairesi
2016/ 22567 ESAS
2019 / 4145  KARAR
Davacı; davalıdan 11.03.2015 tarihinde bir araç satın aldığını, aracın sigorta ve kasko işlemlerini yaptırmak için başvurduğu sırada pert kayıtlı olduğunu öğrendiğini, davalının satış öncesinde bu konuda kendisine bilgi vermediğini, aracın pert kayıtlı olmasının gizli ayıp olarak değerlendirilmesi gerektiğini ileri sürerek, gizli ayıplı aracın iadesine ve 14.900,00 TL satış bedeli ile araç için yapmış olduğu 327.07 TL masraf dahil olmak üzere toplam ….227,07 TL’nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ile davalı arasında 11.03.2015 tarihli Altındağ 1. Noterliği’nde yapılan satış sözleşmesi ile araç, davacının beyanından anlaşıldığı üzere 14.900,00 TL karşılığında davacıya satılmış ve aynı tarihte teslim edilmiştir. Davacı aracın pert kayıtlı olduğunun kendisinden gizlendiğini ileri sürerek aracın davalıya iadesi ile satış bedeli ve araç için yaptığı masrafların davalıdan tahsilini talep etmiştir. Mahkemece, davacının aracı rayiç değerinin yaklaşık 6.000,00 TL altında satın aldığı, aradaki bu farkın aracın ağır hasara uğramasından kaynaklanan değer kaybından kaynaklandığı ve davacının araçtaki ağır hasar durumunu bildiği veya bilebilecek durumda olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dava konusu araç için 10.06.2000 tarihinde ağır hasara uğraması nedeniyle pert işlemi yapılmıştır. Davacı, davalıdan satın aldığı aracın daha önceden kaza yapmış pert araçlardan olduğunu, diğer bir anlatımla ayıplı olduğunu sigorta şirketine başvurduğunda öğrenmiştir. Borçlar Kanununun 223. maddesi hükmüne göre, alıcı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır. Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirim yapmayı ihmal ederse satılanı kabul etmiş sayılır. Adi bir muayene ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp sonradan çıkarsa bunu da derhal satıcıya haber vermelidir. Aksi takdirde satılanı bu ayıplı hali ile kabul etmiş sayılır. Davacı öğrendiği gizli ayıbı 12.03.2015 tarihli noterden düzenlenen ihtarname ile davalıya bildirmiştir. Davacı gizli ayıp nedeniyle derhal satıcılara ihbarda bulunmakla satılanı, yukarıda açıklanan kanun hükmü gereğince ayıplı haliyle kabul etmemiştir.
Mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda aracın piyasa değerinden düşük satın alınması nedeniyle davacının ayıbı bildiğine kanaat getirilmiş ise de aracın piyasa değerinden düşük satın alınması davacının ayıbı bildiğine karine teşkil etmez. Dava konusu araçta bulanan ayıbın davacıdan gizlenmediğinin ispat yükü davalı taraftadır. Hal böyle olunca; mahkemece, açıklanan hususlar göz önünde tutularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, aksi düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
Sonuç:
Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Benzer Yazılar

Yorum Yaz

error: Bu içerik koruma altındadır.
WeCreativez WhatsApp Support
Bilgilendirme: Avukatımız tarafından hukuki danışmanlık hizmeti verilmesi durumunda, yapılan görüşmeler Avukatlık Kanununun 164. maddesi gereği danışmanlık ücretine tabidir.
👋 Merhaba, size nasıl yardımcı olabiliriz?