T.C YARGITAY
14.Ceza Dairesi
2019/ 4118 Esas
2019 / 11285 Karar
KARAR:
Sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Hükümden sonra 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi ile ilgili olarak 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
Muhakeme safahatını yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; sanığa isnat edilen suçun sanık tarafından işlendiğinin belirlendiği, iddia ve savunma ile tüm delillerin eksiksiz olarak kararda gösterildiği, hükmedilen cezanın nevi ve miktarı itibarıyla kanuni sınırlar içinde tayin edildiği anlaşılmakla, sanık müdafileri ve O Yer Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen temyiz talepleri ile sanık müdafilerinin duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunmalarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, tehdit ve şantaj suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanık hakkında şantaj suçundan dolayı 5237 sayılı TCK’nın 107/2-1. maddeleri gereğince mahkumiyet hükmü kurulurken anılan maddede hapis cezasının yanında adli para cezasının da öngörüldüğü gözetilmeden, sadece hapis cezası tayin edilmesi suretiyle sonuç cezanın eksik belirlenmesi,
Sanığın, olay günü mağdureye gönderdiği tehdit içerikli mesajlarla buluşmaya zorlayarak çağırdığı yere gelmesini sağlaması şeklinde gerçekleşen eyleminin bütün halinde 5237 sayılı TCK’nın 109/2. maddesinde düzenlenen tehditle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde her iki suçtan ayrı ayrı hüküm kurulması,
SONUÇ:
Kanuna aykırı, sanık müdafileri ile O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz talepleri ile sanık müdafilerinin duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunmaları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 03.10.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi