Av. Arb. Utku ARSLAN
·
0 545 685 59 39
·
av.utkuarslan@gmail.com
Bize Ulaşın

Uyuşturucu Madde Ticareti – Adli Arama Kararı veya Yazılı Arama Emri Bulunmaması

uyuşturucu madde ticareti suçu

KARAR ÖZETİ:
Uyuşturucu madde ticareti yaptığı gerekçesiyle, sanığın iç çamaşırının iç kısmında arama yapılmasına olanak sağlayan bir adli arama kararı veya yazılı arama emri bulunmadan, yapılan arama neticesinde ele geçirilen uyuşturucular hukuka aykırı delil niteliğinde olup hükme esas alınması mümkün değildir.

İLGİLİ MAKALE:
Uyuşturucu madde ticareti suçunun konusu, nitelikli halleri, manevi unsurları , suçun özel görünüş şekilleri ve cezasına ilişkin hazırladığımız makaleyi incelemek için tıklayınız: Uyuşturucu Madde İmal ve Ticareti Suçu TCK 188. Md.

YARGITAY
CEZA GENEL KURULU

2019/96 Esas
2021/401 Karar

Kararı Veren
Yargıtay Dairesi: (Kapatılan) 20. Ceza Dairesi
Mahkemesi:Ağır Ceza Mahkemesi
Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanık …’ın TCK’nın 188/3-4, 62/1, 52/2, 53, 54 ve 63. maddeleri uyarınca 6 yıl 3 ay hapis ve 1000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluğuna, müsadereye ve mahsuba ilişkin … 1. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 28.12.2012 tarihli ve 292-509 sayılı hükmün, sanık müdafisi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 20. Ceza Dairesince 29.11.2018 tarih ve 11214-5605 sayı ile; “Oluş ve dosya kapsamına göre, kolluk görevlilerince durumundan şüphelenilen sanığın GBT sorgulamasını yapmak üzere yanına gidildiğinde kaçmaya başladığı ve kovalamaca sonucu yakalandığı, yapılan üst aramasında iç çamaşırının içerisinde 25 adet beste olarak tabir edilen suç konusu uyuşturucu maddenin ele geçtiği anlaşılmakla; yapılan aramaya ilişkin CMK’nın 116, 117 ve 119. maddelerine uygun şekilde alınmış ‘adli arama kararı’ veya ‘yazılı adli arama emri’ bulunup bulunmadığı araştırılıp, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması” isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise 27.12.2018 tarih ve 2013/37746 sayı ile;
“…Olayda suçun konusu eroin sanığın külotunun içinde, poşete sarılı hâlde ele geçmiştir. Suç konusunun ele geçirildiği yer kaba üst araması sınırları dışında kalır mı, kalmaz mı?
Kaba üst aramasının dayanağı olan Polis Vazife ve Salahiyet Yasası ile Ceza Muhakemesi Yasasına uygun olarak hazırlanmış ‘Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin ‘Aramaların Yapılma Şekli’ başlıklı dördüncü bölümünde, “Durdurma, durdurma sonrası kontrol ve arama işlemleri’ başlıklı 27 maddesinde kaba üst aramasının hangi durumlarda ve nasıl icra edilebileceği açıkça yazılmıştır. Gerek yüksek Yargıtay Ceza Dairelerinin gerekse Ceza Genel Kurulunun kararlarıyla yargılamaya konu olayda herhangi bir adli arama izni ya da kararına gerek olmaksızın kaba üst araması yapılabileceğine dair kuşku yoktur. Çünkü̈; benzer şekilde gelişen olaylarda yapılan kaba üst aramasında şüphelinin cebinden, elindeki poşetten, montunun cebinde ele geçen poşetten elde edilen uyuşturucular mahkûmiyete esas delil olarak usulüne uygun yöntemle ele geçirilen delil sayıldı. Buradaki fark ele geçen suçun konusu delilin sanığın cebinde değil de külotunda olmasıdır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
İnceleme dışı sanık … hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen mahkûmiyet hükmü̈ kanun yollarına başvurulmaksızın kesinleşmiş, sanık … hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün ise Özel Dairece ‘bozulmasına’ karar verilmiş olup itirazın kapsamına göre inceleme sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmü ile sınırlı olarak yapılmıştır.

Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanığa atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna ilişkin olarak yapılan arama işleminin hukuka uygun olup olmadığının, bu bağlamda eksik araştırmayla hüküm kurulup kurulmadığının belirlenmesine ilişkindir.

İncelenen dosya kapsamından;

…’ın yapılan üst aramasında mavi renkli üzerine giyili vaziyette olan iç çamaşırının (külotunun) içerisinde, beyaz şeffaf renkli sigara jelatininde, bantla kareli defter kâğıtlarına sarılmış, 25 adet, satışa hazır, eroin olduğu değerlendirilen maddenin ele geçirilerek muhafaza altına alındığı, ayrıca …’ın üzerinde uyuşturucu madde satışından elde ettiği değerlendirilen 130 TL’ye el konulduğu, …’ın üst aramasında ise suç unsuruna rastlanılmadığı,

Adli Tıp Kurumu … Grup Başkanlığının 15.06.2012 tarihli raporuna göre; ele geçirilen net toplam 0,698 gram ağırlığındaki maddenin, net 0,246 gram eroin, 0,008 gram 6-MAM, 0,016 gram morfin ile 0,428 gram Kafein, Parasetamol, Afyon alkaloidlerinden Noskapin ve Papaverin içerdiği anlaşılmıştır.

Yasal mevzuatlar dikkate alınarak ön sorun değerlendirildiğinde;

22.05.2012 tarihi saat 00.50 sıralarında … Mahallesi 250. Sokak girişinde görevlerini ifa etmekte olan kolluk görevlilerinin durumlarından şüphelendikleri ve daha sonradan yapılan kimlik tespitlerinde sanık … ve inceleme dışı sanık … oldukları anlaşılan şahısları durdurmak istemeleri sonrasında, görevlileri fark ederek kaçmaya başlayan şahısların kovalamaca sonucu yakalanarak yapılan üst aramaları sonucunda; sanık …’ın iç çamaşırı (külodu) içerisinde 25 paket eroinin ele geçirildiği olayda; Sanığın iç çamaşırı (külodu) içerisinde yapılan arama işleminin, PVSK’nın 4/A maddesi kapsamında yoklama ve kontrol olarak değerlendirilemeyeceği, dosya kapsamı itibarıyla sanığın üzerinde arama yapılmasına olanak sağlayan arama kararı ya da yazılı arama emri ile derhâl işlem yapılmadığı takdirde işlendiği iddia edilen suçun iz, eser, emare ve delillerinin kaybolacağına diğer bir anlatımla gecikmesinde sakınca bulunduğuna ilişkin hiçbir bilgi ve belgenin de bulunmadığı, dolayısıyla suçüstü̈ hâlinin de söz konusu olmadığı, sanığın üzerinde yapılan arama işleminin PVSK’nın 4/A maddesinin verdiği yetkiye dayalı olarak alınması gereken tedbirler kapsamında kaçmasını, kendisine veya
başkalarına zarar vermesini önlemek ve silah ya da tehlike oluşturan diğer bir eşyadan arındırmak amacıyla kişiler üzerinde yapılabilecek yoklama düzeyini aşan nitelikte ve orantısız olduğu, suç konusu uyuşturucu maddenin hukuka aykırı olarak elde edilen delil niteliğinde olması durumunda Anayasanın 38. maddesinin 6. fıkrası ile CMK’nın 206. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi, 217. maddesinin 2. fıkrası, 230. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca hükme esas alınamayacağı dikkate alındığında;

Sanığın iç çamaşırının iç kısmında (külotunda) arama yapılmasına olanak sağlayan bir adli arama kararı veya yazılı arama emri bulunup bulunmadığının araştırılarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu kabul edilmelidir.
Bu itibarla, haklı bir nedene dayanmayan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmelidir.

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının REDDİNE,
2- Dosyanın, mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE,
16.09.2021 tarihinde yapılan müzakerede oy birliğiyle karar verildi.

Benzer Yazılar

Yorum Yaz

error: Bu içerik koruma altındadır.
WeCreativez WhatsApp Support
Bilgilendirme: Avukatımız tarafından hukuki danışmanlık hizmeti verilmesi durumunda, yapılan görüşmeler Avukatlık Kanununun 164. maddesi gereği danışmanlık ücretine tabidir.
👋 Merhaba, size nasıl yardımcı olabiliriz?